Kınık'ın istifası mı, Yazıcıoğlu'nun katilleri mi! Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, depremin üçüncü günü çadır sattığı ortaya çıkan Kızılay Başkanı Kerem Kınık'a, Sorumluluk sahibi olanların gereğini yerine getirmesi gerekir, herkes biliyor gereğinin ne olduğunu diyerek, istifa çağrısı yapmıştı.
Bu zamana kadar, Kınık’tan herhangi bir istifa söz konusu olmadı.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, çok şey mi bekliyor acaba, yoksa gerçekten söyledikleri Cumhur İttifakı’nın büyük ortakları tarafından gale alınıp Kınık’ın istifası mı alınacak? Merak konusu!
Ya da Cumhur İttifakı’nı destekliyorum diyerek kendisine daha fazla bir siyasi rant elde etmek için mi bu kozu kullanıyor? Siyaset ya olabilir gayet normalde zaten bu davranış, günümüz şartlarında.
Bu arada durmadan da Cumhur İttifakı’na yeni ortaklar bulmak için enerji harcayan Destici, Cumhur İttifakı’na ne kadar güveniyor acaba? Ya da Cumhur İttifakı Destici’ye ne kadar güveniyor desek yeridir.
Kafa karıştırıcı birçok soru ile beraber; Destici, Kızılay Başkanı Kerem Kınık'a, gereğini yap diyerek, tekrar istifa et çağrısında bulundu. Hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmenin hemen ardından.
Kınık istifa eder mi, etmez mi Cumhur İttifakı’nın Destici’ye verdikleri önem ve değer buradan da belli olacak! Ama yine de Destici’nin gönlünü almak için İstifa ettirilebilir.
Önemli olan bence bunlar değil, Çünkü; Kızılay Başkanı Kınık, deprem bölgesine vermesi gereken çadırı, Cumhur İttifakı tarafından hain ilan edilen Ahbab derneğine satmış.
Gerekçe; Kızılay’ın bir şirket olması imiş. Madem şirket ise savunma bu ise; Destici, Kızılay’ın şirket kurmasına da karşıyım, onun için gereğini yap, yani istifanı ver diyor.
Madem savunma bu. Sen şirketsen Sayın Kınık! Milletten dilenci gibi kan bağışı, organ bağışı v.b. Çocukların harçlıklarını istiyorsun! Hangi şirket milletten maddi varlık dileniyor! Bırakın şirketleri, devletin kurumu olan ama muhalif olduğu için topladıkları yardım paralarına el konuldu bu ülkede.
Destici, desteklediği 23 yıllık bir iktidardan, Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun katillerini ortaya çıkarmasını bu kadar arzuladığını duymadım. Destici’nin de Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun sayesinde o koltukta oturmasına rağmen.
Teröristlerin ayakkabı numaralarını bilen bir devlet, göz göre göre şehit edilen Merhum Yazıcıoğlu’nun katillerini neden açıklığa kavuşturmaz!
Bu sürünceme neden, hangi oyunlar, hangi hesaplar bu işin içerisinde acaba diye düşünmeden edemiyor insan işte.
Desteci, bu işin peşini neden kovalamaz! Ortaklarıyla görüşüyor; hemen, anında, şimdi deyip neden katillerin açıklanmasını, Kınık’ın istifası kadar önemli bulmuyor!
Kınık, istifa etse ne yazar etmezse ne yazar, dünyadan milletler, depremzede bölgesine çadır gönderirken Kızılay Başkanı kalksın çadır satsın.
İktidar partili olup da hangi yönetici gereğini yapıp istifa etti, Kınık istifa etsin ki! Zerreyi miskal kadar önem arz etmiyor. Sayın Destici, zaman kaybetmeden kendi liderinin katillerinin hesabını sormasını daha mantıklı ve saygıdeğer bir istek olmasını arzulardım. Ülkemde hiç bir faili meçhul kalmasın dileklerimle.