Depremin Mersin Büyükşehir’e etkileri
6 Şubat saat 04.17'de 7.7 büyüklüğünde, saat 13.24'te ise 7.6 büyüklüğünde meydana gelen iki deprem büyük bir faciaya neden oldu.
Mersin Büyükşehir, depremden direk etkilenmeyen en yakın Büyükşehir Belediyesi olmasından dolayı tüm varlığıyla deprem bölgesine zaman kaybetmeden yetişti.
Bizi kurtaran kimse yok mu haykırışlarına, biz buradayız, yanınızdayız diyerek depremzede vatandaşlarımızın imdadına ses oldu. 3 bin 423 arama-kurtarma ve destek personeli, 1292 araç, 376 iş makinesi ve ekipmanla bölgede görev yaptı.
Mersin Büyükşehir İtfaiyesi 484 vatandaşımızın enkaz altından canlı olarak çıkarılmasına destek verdi.
An itibariyle Mersin Büyükşehir, 112 personel, 47 araç, 16 ekipman deprem bölgesinde görev yapmaya devam ediyor. Yine deprem bölgesine bugüne kadar yaklaşık 1 milyon kişilik su, mama, hijyen ve gıda malzeme desteği sağladı. Şu anda günlük 10 bin kişilik çorba, su, yemek desteği vermeyi de bölgede sürdürüyor.
Mersin Büyükşehir, Hatay’da 1500 kişilik çadır kent kurdu. Adıyaman’da ise içinde kreş, okuma ve spor salon alanları ile Sahra Hastanesi’nin de olduğu 670 konteynerlik 3 bin 500 kişiye barınma olanağı sağlayacak olan konteyner kent kurulumu diğer belediyelerimizin ve bazı kurumlarımızın desteği ile devam ediyor.
Yine Adıyaman, Gölbaşı, Tut, Yaylakonak, Pınarbaşı ilçe ve beldelerimizde MESKİ vatandaşlarımızın temiz içme suyuna ulaşması için çalışmalar yaptı, halen de çalışmalarını sürdürüyor.
Başkan Seçer, Yaklaşık olarak 70 bin civarında ailenin Mersin'e geldiğini, bunların önemli bir kısmının başka şehirlere gittiğini bir kısmının, kendi bölgelerine döndüğünü, yaklaşık olarak bölgemizde minimum 40 bin ailenin kalıcı olarak yaşamak için çaba göstereceğini düşünüyorum, dedi.
Bu insanlarımızın, geleceği için, hayata tekrar adapte olması için, iktidarın Mersin'e özel bir statü vermesi kaçınılmaz bir durum arz ediyor.
Bugüne kadar, iktidardan hiçbir kurumun telefonla dahi arayıp soranın olmadığını üzüntüyle söyleyen Başkan Seçer, yurt dışından Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası direktörünün aradığını ve geçmiş olsun dileklerini ilettikten sonra yardımcı olacaklarını ifade etmişler.
İlk ve tek telefonun bu olduğunu ifade eden Başkan Seçer, başta İller Bankası olmak üzere bu konuda bu çalışmalara destek vermek zorunda olan kamu kurumlarının da Mersin'e dönüp bakmasını özellikle istiyorum. Mersin'e özel bir statü verilmesini istiyoruz” dedi.
Belediyelerimizin hepsi Türkiye Cumhuriyeti kurumlarıdır. İktidar ve muhalefet belediyeleri arasında söylenen bu ayırımcılığı yapan iktidar, muhalefet belediyelerini Türkiye Cumhuriyeti Kurumu olarak görmüyor mu?
Siyasetteki bu keskin ayırımcılığı yapmak, ülkemize ve vatandaşlarımıza hiçbir fayda sağlamayacağı gibi aksine vatandaşlar arasında huzursuzluğa ve kaosa sebebiyet verir.
Oysa, Cumhuriyet ve Demokrasi ile birlikte anılan hukukun üstünlüğü ve vatandaşların hukukun önünde eşit haklara sahip ilkesini nereye koyacaksınız?
XXI. yy. da değil de ne zaman hukuku üstün tutacağız?
Ne zaman, siyasi rakibimizi düşman görmeyeceğiz?
Ne zamana kadar, siyasi rakibimizi hain ve dinsiz olarak görmeyeceğiz?
Ne zamana kadar, siyasi rakibimize İngiliz ve Yunan Uşağı demeyeceğiz?
Biz Mersinliler olarak, elbette Devletimizin bir kurumu kadar yardım yapamayız, ama çocuklarımızın kısıtlı olan harçlığından 1 lira, 3 lira kumbarasına atarak biriktirdiği parasını vermekten çekinmeyen şerefli ve yardımsever bir milletiz. Gelirimize ve durumumuza göre, Karınca kararınca gönlümüzden gelerek, aşağıdaki linke tıklayarak yardım yapmaya davet ediyorum.
https://birizberaberiz.org/
Saygı ve hürmetlerimle.