Tollu, hamle yapanları mat etti MESKİ Meclis Toplantısı, Mersin’e yapılan ve yapılması gereken hizmetlerin koşulacağı yer değil de sanki siyasi şov arenası! Hedefte yine Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer var! Eee mesele! Sen Hain ve teröristsin! Hem de hedef gösterilerek.
AK Parti Grup sözcüsü İsmail Yerlikaya yerinden kalkarak, Başkan Seçer’in masasının önünde ısrarla konuşarak tüm meclis üyelerinin konuşması için söz verilmesini istiyor! Neden se! Öyle anlaşmışlar belki de!
MHP Grup Sözcüsü Mahmut Tat, kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olan Cumhuriyet Halk Partisinin, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olan Vahap Seçer’e Atatürk’ü anlatıyor!
MHP’li Meclis Üyesi Mehmet Topkara, Başkan Seçer’e lazım olur diye cebinden çıkardığı mendili uzatıyor!
Topkara; daha önce de meclise koskoca bir hoparlör getirmiş, masasının üzerine koymuş, gazetelere manşet olmuştu!
Günümüzde; kenara atılmış, eskimiş bu politikacı şovları kimse tarafından rağbet görmemesine rağmen, Topkara, bu tavırlarını sergilemekten geri durmuyor.
Akdeniz Belediye Başkanı Gültak ise, sanki eline öyle bir koz geçmiş ki, sanırsınız; Başkan Seçer’in ifadesiyle ‘’hazırlanıp eline tutuşturulan metni’’ okuyunca anında sehpalar kurulacak ve Başkan Seçer idam edilecek!
Yerinden kalkıyor, söz alan CHP’li bir meclis üyesinin önüne gidip söz benim, ben konuşacam diyor. Aman Allahım ilkokul birinci sınıftayız bir anda, şaşırdım, dilimi ısırdım. Neyse ki Yerlikaya hissettirmeden aldı getirdi, Başkan Gültak’ı masasına. Çünkü O da herkes gibi rahatsız oldu.
Yazık! Koskoca yazık!
Başkan Seçer; işi bilen, siyaseti vücudundaki her zerresinde işleyerek yaşamış tecrübeli bir başkan olması hesabıyla, bunlar olup biterken sakin sakin dinliyor aynı zamanda bunlara cevap verecek CHP’li meclis üyelerine de söz vermiyor, ortalık gerilmesin, meclisin insicamı bozulmasın diye.
Bu durumu bilmeyen ve ilk defa meclisi izleyen biri; aha! Başkan Seçer, yandı. Şu adamların dediklerine cevap bile veremiyor der!
İşte, kazın ayağı öyle değil ama.
Usta Siyasetçi dedik ya.
Boşuna demedik herhalde.
Başkan Seçer, kendi partisi ile ilgili Cumhuriyet Bayramı Etkinliğinde Yüzyıl Vizyonunu eleştirmiş. Sahi! Siyasetçiler, gazeteciler, akademisyenler eleştirici yapmayacaksa, kendi fikirlerini, düşüncelerini ifade etmeyeceklerse, nasıl bir demokrasi ve Cumhuriyet anlayışınız var Allah aşkına!
Başkan Seçer, Ben söylediklerimin arkasındayım. “Bir kere onun adını koyalım. Benim tartışmaya açtığım konu VİZYON meselesi’’ diyerek konuştuğu metni aynen okudu. Ama bunlar napmış, metinden 3 kelimeyi cımbızla çekmişler, kendilerince yorum yapıp Başkan Seçer'i hainlik ve teröristlikle suçlayacaklar! Başkan bu eskimiş numaraları yer mi! İşte Başkan Seçer'in konuşma metni:
‘’Ne İHA, ne SİHA, ne tank, ne top, ne de tüfek… Bunlar bir araç, söylem. Ordumuz için kim ne diyebilir? Elbette ki Cumhuriyet’i kuran Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, her şeyden önce bir asker, sonra da devlet adamı. Siz bana bunları anlatmayın”
“Savunma sanayi gerçektir ve gerekliliktir, ama bir zorunluluk değildir. Tıpkı savaşın olmadığı gibi. ‘Savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir’ diyorsak, savunma sanayi de zorunlu olmadıkça büyük kaynak aktarılmasına sebep olmaktadır”
“İnsanlar mutluluk arıyor, iş arıyor, refah arıyor, keyifli bir yaşam arıyor. Ben de konuşmamda; ‘Cumhuriyet bunun için kurulmadı. Cumhuriyet bir medeniyet projesidir, barış projesidir, demokrasi projesidir, eğitim, çağdaşlık projesidir. Onun için kuruldu’ diyorum. Söylediğim bundan ibaret”
Yüz yıllık bir vizyon anlayışından bahsettiğinin altını çizen Başkan Seçer; vizyonun insanların hassas olduğu milli ve dini duygular üzerinden değil, geleceği şekillendiren eğitim, şehircilik, çevre, refah gibi konulardan oluşması gerektiğini belirtti.
“Benim bugüne kadar bu milletin birliğine aykırı bir sözcüğüm, bir tavrım, bir hizmetim olmamıştır. Hizmetlerimizde de kesinlikle ayrımcılık yapmıyoruz. Bir Türk siyasetçisinin, hukuksuzlukla karşı karşıya kalması hoşunuza mı gidecek? Bakın hukuk bir gün size de lazım olur”
“Ülkemizde her alanda gelişmenin olması bizim hoşumuza gitmez mi? Belediye bütçesinden eğitime o kadar kaynak ayırıyorum. Niye? Gençlerimiz en iyi şartlarda ve en yeterli öğretmenler eşliğinde sınavlara hazırlansın diye. Mersin bilimin, ilimin, fennin peşinde olsun, bu çocuklar gitsin en iyi üniversitelerde okusun diye”
“Bizim referansımız bu ülkenin kalkınması, gelişmesi, birliğimiz ve beraberliğimiz. Beni icraatlarım üzerinden eleştirebilirsiniz. Böyle art niyetli oyunlar oynanarak, tuzaklar kurularak değil. Maalesef Mersin bu anlamda en kötü günlerini yaşıyor ve bunun müsebbibi de ben değilim” dedi.
Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu; bu işin müsebbibini biliyorum dedi ve açıkladı.
Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, öz, kısa, ama dolu dolu kelimelerle gerçekten tarihi bir konuşma yaptı. Tam 1.5 saatte konuşulanları 3 dakikada özetleyerek boşa giden zamana üzüldüğünü, bunları konuşacak yerin bu meclis olmadığını, yerel meclislerin kanunen sadece yapılacak, yapılması beklenilen hizmetlerin konuşulması tartışılması gerektiğini ifade etti.
Bu Meclis; kimilerin yaklaşan seçimlerden kendisine pay çıkarıp, öncü kadrolarda siyaset yapmak için kullanacağı saha değil dedi.
Sözün bittiği yer. Artık ses yok, çıt yok. Herkes kuzu kuzu.
Başkan Seçer, dilinize sağlık benim de anlatmaya çalıştığım bu, siz ne kadar güzel özetlediniz dedi.
Akdeniz Belediye Bakanı Gültak’ı bu laflar da kesmemiş olsa gerek ki, akşam soluğu Mersin’nin özel bir TV kanalında aldı. Söz sahibi de kendisi, oradaki tek yetkili de kendisi. Konuştukça coştu, coştukça kendince moral buldu, daha da heyecanlandı, heyecanlandıkça TV ekranından çıkıp bir yerine zarar vermesin diye TV’yi kapattım. Böylece, başkana zarar gelmesini engellemiş oldum.