İktidar darmadağın, beka sorunu var AK Parti MKYK Üyesi AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, ..Ama maalesef bir kültür devrimi olarak Cumhuriyet, bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hasılı bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir.” Demişti.
AK Parti MKYK Üyesi AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal konuşmasında bir sıkıntı yok ise, neden görevinden istifa etti!
Sıkıntı var ise, olmaması gerekeni söylemiş ise, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ünal’ın istifasını neden anında almadı?
Demek ki, gelecek olan tepkilere bakılacak, ona göre karar verilecekti ve tepkiler özellikle Ortağı MHP’den de gelince istifası alındı.
Sonuç itibariyle, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Mahir Ünal’ın bu konuşmasının yanlış olduğunu ve Cumhuriyet ile elde edilen kazanımlara dil uzatmanın abesle iştigal ve suç olduğunu kabul etmiş oldu.
Tamam! Mahir Ünal’ın istifası alındı alınmasına da, iş burada bitmedi ki, bu cümleleri kuran sadece Mahir Ünal değilmiş.
CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 24 Aralık 2014 yılında 49. TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri töreninde yaptığı konuşmasını hatırlattı.
Erdoğan konuşmasında: ’’Bizim son derece zengin bilim yapmaya, bilim üretmeye son derece müsait dilimiz varken bir gece yattık. Sabah kalktık, baktık o dil yok. Son derece elverişli olan dil yapısı adeta törpülendi. İşte şu anda Türkçe’nin mevcut kelime hazinesiyle felsefe yapamazsınız. Ya Osmanlıca kelime ve kavramlara başvuracaksınız ya da İngilizce, Almanca, Fransızca kelime ve kavramlara başvuracaksınız. Bu sorunların hepsini aşmak zorundayız.” Demiş.
Mahir Ünal suç işledi ve istifası alındı ise, vaziyet bunu doğruluyor. Peki ya şimdi!
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendi isteği ile mi görevinden ayrılacak?
Yoksa, Ünal’ da olduğu gibi, yine MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli mi olaya el atacak?
Peki bu durumda; Bahçeli, Mahir Ünal’a talihsiz, tarifsiz ve temelsiz yanlışın pençesindedir" dediği gibi Cumhurbaşkanı Erdoğa’a da sarf edecek mi?
Doğruluk, Hakkaniyet ve Adalet, Hitit Krallarının Anallar’a yazdığı tarafsız belgeler gibi mertçe olmalı bir yöneticide..
Eğer, bu sözleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a söylerse, bu kesinlikle ortaklığın bittiği ve Cumhur İttifakının dağıldığı anlamına gelecek. Bahçeli bunu göze alabilir mi?
Bahçeli eğer, sessiz kalırsa kendi tabanından ve halka karşı sorumluluğunda taraflı davranmış olacak.
Halk birini astın, diğerini kendi iktidarın için serbest bıraktın diyecek. Böylece MHP halkın gözünden düşecek ve barajı bile geçemeyecek.
Sadece bu mu! 85 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’a soracak.
Mahir Ünal’ı suçlu görerek görevinden aldınız.
Peki söz konusu siz olunca, aynı şeyleri söylemenize rağmen neden adalet terazisini uygulamıyorsunuz diye sorgulamayacak mı vicdanlarında?
Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, görevini bırakırsa, hem AK Parti bitecek hem de Cumhur İttifakı bitecek.
Görevini bırakmasa, vatandaş, Erdoğan’ın adaletini sorgulayacak, seçimlerde büyük bir hezimetle hüsrana uğrayacak.
İki ucu keskin kılıç gibi. Her iki durumda da artık Cumhur İttifakı bitti.
Bittiğini gören yandaş yazarlar, yavaş yavaş bu yapılanları rica ediyoruz durdur Reis! Demeye başladı.
İşte bunun için, yandaş medya avazı çıktığı kadar bağırıyor. Beka sorunu var!
Bedenimin tüm hücreleriyle inanıyorum ki evet çok büyük bir beka sorunu var.
Beka sorunu, bu iktidar döneminde haksızca kazandığı makam, mevki, yat, kat, araziler, fabrikalar ve kendisi gibi düşünmeyene ağzına geleni söyleyenler için çok ama çok büyük bir beka sorunudur, doğrudur.
İşte şimdi neden beka sorunu var diyorlar anlaşıldı mı!
Geçti Bor’un pazarı, sür eşeği Niğde’ye.