Gerçekten olağanüstü meclis var Başkan Gültak, ben istiyorum, ben böyle olmasını istediğim için bana güvenin ve istediğim konularda bana yetki verin diyor.
Bir başkanın böyle demesi normal aslında. Siyaset bu ya, her parti farklı düşünür ve yapılan projeyi, maliyet hesaplarını en ince detayına kadar görmek ister.
Bana borçlanma verin diyor. 50 milyonluk bir yetki verin, ben yol ve asfalt yapacam diyor. E haklı. Yol ve asfalt için devletten borç alacak. Halka hizmet edecek.
İşin garip yanı, 3 yıl boyunca bu bozuk yol ve kaldırımları görmeyen Başkan, çok güzel bir çekim yapıp yayınladı. Sanki belediye başkanı kendisi değil muhalefet meclis üyeleri!
Geçen yılların denetim raporlarında, borçlanma yetkisi veriliyor. Fakat aynı yıl içinde bir daha istiyor ve alıyor. Sonra Tekrar istiyor, tekrar veriliyor. Her seferinde yönetmelikte verilmesi gereken para miktarı aşılarak bir şekilde parayı alıyor.
Muhalefet, bu paraları gereksiz reklam, gereksiz araç kiralama ve temsili giderlerde harcandığını defalarca söyledi.
Yetki başkanda ya! Bana para lazım, siz verin yetkiyi bana güvenin diyor. Meclis temkinli artık inanır mı!
Başkan Gültak, eski belediye binasını yıkacağını, %55’ni kat karşılığı, önemli işyeri ve ofisleri yapım aşamasında satacağını konuşmasında ifade etmişti.
Meclis buna izin vermeyiz diyor. Projeyi getir, bizi ikna et, halk inansın, biz de size yetki verelim. Alacağımız borç parayla inşaatımızı bitirelim, bu bina tüm Akdenizlilerin olsun. Sonra da buradan gelen kira gelirleriyle de belediyemizin önceden gelen borçlarını ödeyelim diye ısrar ediyor. Rant olmasın diyor muhalefet meclis üyeleri açık açık.
Yılmaz Güney Parkı’nı yıkacam diyor Başkan Gültak, yerine yurt yapılacak. Muhalefet yurda karşı değiliz, aksine öğrenci yurtlarının yetersiz olduğu zamanda ilkin biz dillendirdik diyorlar.
Muhalefet, yurt yapılacaksa, yer gösterip, buralarda neden yapılmıyor diyor! Eski araştırma hastanesinin olduğu yer, eski devlet hastanesinin olduğu yer gibi 3 ayrı yer gösteriyor.
Başkan Gültak, ben başkanım siz bana güvenin diyor. Ama böyle olmuyor işte.
Muhalefet, biz proje istiyoruz, halkın yararına olan her projede varız diyorlar. Ama bu işlerde rant var diyor.
Öyle ya, bugün ani bir haberle Mersin yerinden oynadı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) üyesi meclis üyeleri topluca gözaltına alındı.
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında 31 kişi hakkında arama kararı çıkartılırken, HDP Mersin İl Eşbaşkanı Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Akdeniz Belediyesi meclis üyesi Bedriye Kuş, meclis üyeleri Nuran Arslan, Mehmet Bitkin, Ali Tanrıverdi ve Nevzat Baran’ın da aralarında olduğu 20 kişi sabah saatlerinde evlerine yapılan baskınla gözaltına alındı.
İyi de, bu haberin ne alakası var yukardaki yazdıklarımızla!
Ben değil, Akdeniz Belediyesi HDP Meclis üyesi Avukat Özgür Çağlar, yapılan göz altılarla ilgili basın açıklamasında, Akdeniz Belediyesi'nin AKP’li Başkanı Mustafa Gültak ile görüşme yapmak istediklerini fakat görüşmediğini söyledi.
Gözaltıların amacının daha önce yapılan iki toplantıda geçirilmeyen borçlanma önergesi olduğunu belirten Çağlar, “Ne yaparsalar yapsınlar. Bizler baskılara karşı boğun eğmeyeceğiz. Bizler meclis üyeleri olarak, bugün olağanüstü yapılacak toplantıya katılmıyoruz” diyerek tepkisini dile getirdi.
Böyle olup olmadığını, cuma günü yapılacak Olağanüstü meclis toplantısına gözlerimizi çevireceğiz.
Gerçekten bu tutuklamanın nedeni; Akdeniz Belediyesi Meclis Üyesi Avukat Çağlar’ın dediği gibi mi yoksa farklı nedenlerden dolayı mı, mecliste alınacak kararlarla belli olacak sanırım.
Eğer, daha önce bir türlü Başkan Gültak’ın alamadığı kararlardan dolayı ise, bu kararlar alelacele sadece kendi meclis üyelerinin oyuyla alınacak.
Yok, bu kararlardan dolayı değilse, Başkan Gültak, toplantıda hiçbir karar almaz, meclis toplantısını ileriki bir zamana erteler diye düşünüyorum.