Topkara'nın mahçubiyeti

      Yanlış duymadınız! “Başkan Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesi 2022 Yılı Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı 1. Birleşiminde ramazan ayında oruçlu meclis üyelerine su bile vermedi”! 

    Bu cümle, Başkan Seçer’ in Ramazan ayı ve oruçlu kişilere karşı olduğunu halka lanse etmek için kurulmuş ve özenle seçilmiş kelimeler dizisi.   

   Kısaca, Başkan Seçer’i İslam’a karşı imiş gibi göstermek için bir gayret, bir çaba! Hem de içinde bulunduğumuz bu mübarek Ramazan ayında. 

     Evet, bu cümleyi kuran kişi, bu sene yeni seçilmiş, konuşma üslubunu bilmeyen bir siyasetçi değil, tam aksine deneyimli, yılların tecrübeli ismi ve halen Mersin Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi. Gözünü siyasete dikmiş ve halen  görevini icra eden Mehmet Topkara.   

    Mersin Büyükşehir Belediyesi 2022 Yılı Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı 2. Birleşiminde söz alır almaz, büyük bir yalanla konuşmaya başladı. 

     Mehmet Topkara, Başkan Seçer’e, “geçen pazartesi meclis toplantısında iftar saatinde mola vermenizi arzu etmiştik, oruçluyduk anlayış beklemiştik. Hazırlıklar da yapılmıştı ama mola vermediğiniz gibi, bir su bile vermediniz” dedi. 

    Başta arkadaşları olmak üzere herkes şokta. Olayın nasıl geliştiğini herkes biliyor. Bir tek nedense Topkara bilmiyor!    

    İftar saati olmazsa dahi, bir başkan hele hele Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkan’ı Vahap Seçer, mesai saatinde gerçekten meclis üyelerini aç ve susuz bırakır mı sizce?

Mersin’de buna inanacak kimse var mı?

    Akıl almaz bir açıklama. Topkara’nın kamuoyuna açık ve canlı bir yayında bu sözleri sarf etmesi bile utanç verici. Açıkçası yüz kızartıcı bir durum!  

     Pes dedirtecek ve bu kadar da olmaz türünden koca bir yalan! Bu yalan, nasıl söylenir ki diye düşünmeden edemiyorum! 

       Başkan Seçer, “yalan yanlış konuşuyorsun, seçmenlere selam çakmak istiyorsun, laf cambazlığı ve demogoji yapma, doğruları konuş” Dedi. 

        Bunun üzerine Topkara, hiç sıkılmadan Başkan Seçer’e “söylediklerimi provoke ediyorsun” demeye getirdi. 

    Gerçekten, canlı yayının ve dâhili meclis üyelerinin şahit olduğu bir durumu nasıl oluyor da olayın ve gerçekliğinin tam tersini halen iddia edilebiliyordu?

Akıl karı değil. Ve de ısrarcı bir şekilde yapıyor bunu. 

     Başkan Seçer, “asıl meclisi ve kamuoyunu provoke eden sensin, oruç ağzınla, yalan yanlış konuşuyorsun” dedi.  

    Araya giren Başkan Gültak, Başkan Seçer’e sanki Topkara’nın söyledikleri doğruymuş gibi konuşsun konuşsun diyerek Kara’yı haklı gibi göstermeye çalıştı.  Tabi Topkara konuşurken Başkan Gültak’ın sağa sola gülücüklerle bakması da gözlerden kaçmadı.

    Başkan Seçer, Başkan Gültak’a hitaben “doğrusu bu değil Sayın Gültak, söz vereyim doğrusunu söyleyin” dedi. 

     Fakat Başkan Gültak’ta “doğrusu bu değil” deyip nakarat yaptı, doğru olanı bir türlü söyleyemedi.  

   Hangi doğruyu söyleyecekti ki, Ramazan ayında Başkan Seçer, oruçlu meclis üyelerini aç mı bıraktı diyecekti. Topkara’nın düştüğü duruma düşmek istemezdi tabi. 

    MHP Grup Sözcüsü Mahmut Tat, söz istediğinde, Başkan Seçer, söz alan Tat’a, “canlı yayında yalan yanlış konuşarak iftar yemeği için mola vermedi diyerek bizi töhmet altında bırakmaya çalışıyor, onu önce siz düzeltir misiniz” dedi.   

   Tat, gerçeği olumlu bir üslupla nasıl söyleyeceğini de düşünerek, onu sonra söyleyeceğim diyerek farklı konularda konuşmaya başladı. Ama kaçış yoktu. Bu durumun gerçeğini söylemek zorunda kalmıştı. 

   Ve herkes Tat’ın açıklamasıyla işin rengini ve Topkara’nın niyetini de görmüş oldu.

     Ve büyük an geldi. Yılların siyasetçisi MHP Grup Sözcüsü Mahmut Tat, toplantısının bitmesine az kalmıştı, Başkan Seçer’ in mola teklifine zaten az kaldı bir an önce bitirelim, diyerek ret edildiğini söyledi. Ve ekledi, “Allah var iftar için yemek hazırlığının olduğunu belirtmiştiniz. “Dedi.  

     Helal size Sayın Tat. Ramazan ayının sahibi Yüce Allah ayetlerinde doğru şahitlik yapmamız için birçok ayette ifade ediyor. Gerçeği söylediniz. Belki partili arkadaşınız, belki partililer size kızmış veya kızacak olabilir ama Müslümanlığın bir farzını yerine getirerek, bu konudaki gerçek şahitliğinizi yaptınız.  

    Bunun üzerine konu, bu duruma gelinceye kadar sessiz kalan Cumhur İttifakı’nın meclis üyeleri, bu sefer de, Topkara’yı desteklemek amacıyla iftar saatinde veya molanın verilmemesinin istenmesi zamanında Topkara’nın salonda olmadığını söylemeye çalıştılar. Bu da ayrı bir handikap yarattı. Salonda olmayan Topkara nasıl olurda Başkan Seçer’ in iftar arasını vermediğini söyler. 

Arkadaşlarının bu yöndeki savunmaları Topkara’yı ayrı bir iftira atma durumuna düşürdü. 

   Başkan Seçer’ de kaçırır mı bu oyun içinde oyunu. Hemen lafını yetiştiriverdi. “ Yani Topkara burada olmadığı halde tezvirat yaptı, anlaşıldı.” dedi. 

      Evet, anlaşıldı anlaşılmasına ama Sayın Kara, hem iftira attı hem de tezvirat yaptı.  

     Sayın Topkara’ya düşen tek şey vardı. “Başkan’dan, meclisten tüm halkımızdan özür dilerim,  nefsime yenildim, nefsime zulmettim, Allah beni affetsin” demeliyken, ses çıkarmadı. Oturduğu yerde kala kaldı. Sanki gündemi meşgul eden kendisi değil gibi davrandı.  

      Rabbim, bizleri nefsine yenik düşüp iftira atanlardan eylemesin inşallah. Allah tövbeleri kabul edendir.