Tam iki kat fark var

    Bir Belediye başkanı en düşük işçi maaşının 5200 TL, kadrolu işçi maaşını ise 10.400 TL yapmış ve bununla övünüyor. İşçi maaşlarının yükselmesini her vatandaş arzular ve buna da sevinir.  

    Birileri kadrolu işçi, birileri sendikalı, çoğunluk taşeron işçi, diğer işçiler de Harranlı ne olacak şimdi? 

Kadrosuz işçilerin kadrolu işçiler gibi ihtiyaçları yok mu? Aradaki fark sizce nasıl özetlenebilir? İşçiler birbirinden çok mu farklı işler yapıyor? Hangi işçinin yaptığı iş daha zor ve yıpratıcı? 

   Tarihe baktığımızda, seçimlerde bazı beylerden oy almak için para dağıtırlardı. Acaba işçileri birbirinden ayırarak, birilerini güvende bırakmak diğerlerine de bana muhtaçsınız demek aynı anlamı taşımıyor mu?  

    Başkanlar, kadrolu işçileri belediyeden çıkaramıyor. Dolayısıyla bu işçilerin gönlünü yapıp önümüzdeki seçimlerde kendisine oy devşirmek için maaşını 10.400 TL yapıyor. Diğer taraftan 10.400 TL maaş alan işçiden varlık olarak hiçbir farkı olmayan ancak, tek farkı her an işten çıkarılabilir olmasından dolayı 5200 TL maaş alıyor. 

   Adalet bu mu? Yönettiğiniz insanlar arasındaki adaleti bu şekilde mi sağlayacaksınız? 

    Sonra da yaptıklarınızı, İslam Dini ile bağdaştıracaksınız. Daha da önemlisi bu ülkede ekonomiden dolayı intihar edilseydi ülkenin yarısının intihar etmesi gerekirdi demişti bir belediye başkanı.
  

  Sonra da aradaki bunca farka adalet diyeceksiniz. Bu maaşı verdiğiniz içinde böbürleneceksiniz. Devletin parasını verirken böbürlenmek kimin haddine ki. Ama insanoğlu işte, her gün aramızdan birileri ebedi hayatına doğru yol alırken, sanki sıra geride kalanlara gelmeyecekmiş gibi yaşama arzusu insanı adaletten alıkoyabiliyor.  

   Şunu unutmamak gerekir ki, her varlık ölümü tadacaktır. Ve hesabını Allah’a vermek üzere huzura çıkacaktır. Orada kimseye haksızlık yapılmayacak bahaneler kabul edilmeyecek.  

   Elindeki yetki ve imkanlardan dolayı, devlet malı yiyenler, yani daha doğmamış yetim hakkını ve tüm ülke vatandaşlarının hakkını yiyenler, bu dünyada acısı çıkmadan ölünmeyeceğini duymuşsunuz, öbür dünya ise kul hakkının çok çetin bir hesabı olduğunu da biliyorsunuzdur.